2 Aralık 2009 Çarşamba

Safir (sapphire)

Mücevher kalitesinde olup da kırmızı renkte olmayan her korindon safir olarak adlandırılır. Ancak bu isim, en çok mavi renkliler için kullanılmaktadır. İçerisindeki demir ve titanyum katkıları dolayısıyla rengi çeşitlilik gösterir, ancak en kıymetlisi berrak ve derin mavi olanıdır. “Renk değiştiren safir” adı da verilen bazı safirler, doğal ve suni ışık altında mavinin farklı tonlarını ortaya koyar. Ayrıca çeşitli doğal eklentilerle “,i” türleri oluşabilir ki, bunlar genellikle yuvarlak “cabochon” kesimle işlenir ve oldukça değerlidirler. Bunlar feminen görünmediği için pek çok erkeğin de tercihidir.Renklerine göre taşların kaynaklarını ayırd etmek mümkündür. Kaşmir safirinden sonra en iyi mavi safirler Burma’da, Sri Lanka’da ve Hindistan’ın diğer yörelerinde, pegmatit yapılarda ve alüvyal tortularda çıkarılmaktadır. Tayland, Avusturalya ve Nijerya menşeli safirler koyu mavidir, neredeyse siyahmış izlenimi verir. Bunlara “gece mavisi safirler” de denir. ABD-Montana’da üretilen safirlerde ise çekici, metalik mavi bir ton hakimdir. Bunlar dışında Kamboçya, Brezilya, Kenya, Malawi ve Kolombiya diğer safir yöreleridir.

Yakut(ruby)

Yakut,
mücevher tutkunlarının en favori taşları arasında yer alır. Teknik ismi
“kızıl korindon”dur, ancak diğer renkteki korindonlar gibi safir adıyla
anılmaz. Kırmızının çok çeşitli tonlarında olabilen yakut, içerdiği krom
ve demir oranına göre pembeden eflatuna ya da kahverengimsi kırmızıya
göz alıcı bir renk yelpazesi sunar.

Yapısındaki kristallerin sık
çizgiler halinde olması sebebiyle kırılmaya yatkın gibi görünse de,
elmastan sonra en sert mineral olarak fazlasıyla dayanıklıdır. Kristal
prizmaları üçgen ya da altıgen biçimde, uçları sivri veya yassıdır.
Kristaller geliştikçe üzerlerinde yeni tabakalar oluştururlar; bu
tabakalarda jeolojik şartlara ve mevcut minerallerin cinsine göre
kuşaklaşma adı da verilen renk varyasyonları oluşur.

Dünyanın hemen her
yerinde, volkanik ve başkalaşım kayalarında ya da alüvyon tortularında
aşınmış çakıllar olarak bulunur. En kaliteli doğal yakutların
Tayland-Burma’dan çıkarıldığı, mücevher tüccarları tarafından kabul
edilegelmiştir.

Çoğu kahverengimsi kırmızı bir
renge sahip olan Burma yakutları, 1500’lü yılların sonlarından beri
bilinmektedir. Bunun dışında Afganistan’da, Vietnam’da ve özellikle de
Pakistan’da çok kaliteli parlak kırmızı yakutlar çıkarılmaktadır.
Hindistan, Rusya, Avusturalya, Norveç ve ABD-Kuzey Karolina’da
bulunanları ise çoğunlukla koyu renkte, hatta bazen opaktır.

PIRLANTA 4C ( KESIM, RENK, BERRAKLIK, KARAT ) NEDIR?

Kaliteli bir pirlanta seçerken göz önünde
bulundurmaniz gereken 4 ana özellik vardir. 4C olarak
adlandirilan bu özellikler Kesim, Renk, Berraklik ve Karat
agirligidir.

KESIM


Pirlantanin özellikleri arasinda en önemli olanidir. Pirlantanin
parlakligi ve isiltisi kesimin kalitesine baglidir. Bu nedenle
kesim ne denli iyiyse pirlantanin parlakligi ve isiltisi o denli
artar. Pirlantadaki diger kesimlerden birkaçina verilen adlar
ise oval, markiz, damla, kalp ve dikdörtgendir.

RENK

Renk
özelligi bir pirlantanin sariligina göre ölçülür. En kiymetli
pirlanta renksiz olanidir. Nadir bulunur ve çok pahalidir. Ancak
renksiz pirlantaya rastlamak neredeyse imkansiz gibidir.

BERRAKLIK

Bir
pirlantanin berrakligi “ doganin parmak izleri ” olarak
adlandirilan lekelere bakilarak belirlenir. Asagidaki tabloda
sagdan sola dogru pirlantanin degeri artar. Pirlantanin lekeleri
ancak çok kuvvetli mercekler altinda gözle görülebilir.

KARAT

Pirlantanin
agirligi ve ölçüsüne verilen addir. Bir pirlantanin degerini
saptayan en belirgin faktör ölçüsüdür, ancak birbirinin ayni
ölçülerde iki pirlantanin fiyatlari, kesim, renk ve
berrakligindaki farklardan dolayi degisebilir.


13 Kasım 2009 Cuma

Altının Kullanıldığı Alanlar

Bugüne kadar yeryüzünden çıkarılan bütün altının yarıdan fazlası hükümetlerin ve merkez bankalarının elindedir. Gerek her ülkede kağıt para emisyonunun güvencesi olarak, gerek milletlerarası bir ödeme aracı olarak eskiden beri büyük önem taşıyan altın, metalle çalışan zanaatçıların gözünde de değerini korumaktadır. Kuyumculukta altının genellikle gümüşlü, palladyumlu, bakırlı veya platinli alaşımları çok kullanılır.
Altın, binlerce yıldır, uygarlıkların sosyal ve ekonomik dokusunda önemli bir rol oynamıştır. Altın eşsiz bir özellikler kombinasyonu sunar. Bu özellikler onu, birçok ekonomik, endüstriyel ve tıbbi uygulamalarda yaşamsal önemi olan bir materyal yapmıştır. Bu özellikler;
- Para- Aşınmaya karşı direnç- Elektrik iletkenliği- Kolay işlenebilirlik- Kızılötesi (ısı) yansıtması- Termik iletkenlik
ParaAltın, ilk kez MÖ 1091’ de Çin’ de, ipeğe alternatif bir değişim aracı olarak yasallaştırıldı. Altın, hala evrensel bir değişim aracı olarak kabul edilir.Dünyanın her yerinde milyonlarca insan, altını, enflasyona karşı bir engel, ekonomik ve politik dalgalanmalar esnasında basit ve güvenilir bir yatırım aracı olarak kullanmaya devam etmektedirler.
Aşınmaya Karşı DirençAltın, metallerin içinde en tepkimesiz olanıdır. Doğal ve endüstriyel çevre için tehlikesizdir. Altın, hiçbir zaman oksijenle (elementlerin en aktif olanlarından biridir) tepkimeye girmez. Bu onun patlamayacağını yada kararmayacağını gösterir.
Elektrik İletkenliğiAltın, tüm metallerin içinde elektriği en iyi ileten metaldir. Yüklenmiş partiküller elektrik akımı vasıtasıyla akarken, iletken metaller akımın engelsiz bir şekilde geçmesine olanak verir. Altın -55 °C’ den +200°C’ ye kadar çeşitlilik gösteren ısılarda çok küçük elektrik akımlarını bile iletebilme özelliğine sahiptir.
Kolay İşlenebilirlikAltın, tüm metallerin içinde en kolay şekillenebilir olanıdır. Kırılmadan çok ince teller haline getirilebilir. Sonuç olarak, tek bir ons altın 5 millik çok ince bir tel haline getirilebilir. Altın olağanüstü ince tabakalar halinde genişletilebilir veya şekillendirilebilir. 1 ons altın yaklaşık 10 metrekarelik bir tabaka haline dönüştürülebilir.
Kızılötesi Işınları YansıtmasıAltın, kızılötesi enerjiyi en çok yansıtan, ışığı en az emen materyaldir. Saf altın kızılötesi ışınların %99’ unu yansıtır.
Termik İletkenlikAltın, aynı zamanda termik enerji ve ısı için mükemmel bir iletkendir. Örneğin %35 altın içeren bir alaşım, ısının 3300 dereceye ulaşabildiği, uzay mekiklerinin ana motorlarının enjektörlerinde kullanılır. Altın alaşımı yüksek ısılara karşı koruma sağlayan en dayanıklı ve uzun ömürlü materyaldir

Altın

Ayar Yada Kırat Nedir?
Bizde altının saflığını gösterme ölçüsü olarak genellikle ‘ayar‘ kelimesi kullanılır, ama uluslararası piyasada kullanılan kelime ‘kırat‘tır. ‘Kırat‘ hem altının, hem de elmas ve diğer kıymetli taşların ölçümünde kullanılan bir birimdir. Elmas ve değerli taşları ölçmede kullanılan ‘kırat‘ın bir birimi 200 miligrama (0,200 gram) eşittir. Yani 20 gramlık bir elmasınız varsa, bu 100 kıratlık bir elmastır. Doğada bulunan elmasın büyüklüğü çok seyrek olarak bir santimetrenin üzerindedir. Bugüne kadar bulunan en büyük elmas 3.106 kıratlık ‘Culli-an‘dır. Bundan 530 ve 517 kıratlık iki büyük ve 100 küçük elmas işlenmiştir.
Altında kullanılan ‘kırat‘ veya ‘ayar‘ ise altının saflığını gösterir. 24 kırat (ayar) altın, içinde karışık başka bir metal olmayan yüzde yüz saf altındır. Tamamen saf altın çok yumuşak olduğundan genellikle bakır veya gümüş ile karıştırılır. Her bir kırat (ayar) altının tümünün 24′ de biridir. Örneğin bir bileziğin 24′ de 18′ i altın, 24′ de 6′ sı da gümüşten yapılmışsa, o bilezik 18 kırat (ayar) altındır.
Altını ölçmede kullanılan bu komik sistem, yaklaşık bin yıl evvelki Almanların Mark isimli bir altın parasından kaynaklanmaktadır. Tamamen saf altından yapılan bu para 4,8 gramdı ve elmas ölçü biriminde ağırlığına göre 24 kırat ediyordu. Sonradan içine başka maddeler karıştırıldıkça içindeki altın miktarına bağlı olarak kırat ölçüsü düşürüldü.